Daha önce 24 Mart 1924 tarihinde Time dergisine kapak olan Mustafa Kemal, Türkiye ile ABD arasında Lozan’da imzalanan dostluk antlaşmasının ABD Senatosu’nca reddedilmesi üzerine 21 Şubat 1927 tarihinde ikinci kez kapağa taşındı. Türkiye, barış görüşmeleri için İtilaf Devletleri ile Lozan’da masaya oturduğunda ABD sadece gözlemci statüsündeydi ve antlaşmaya taraf değildi. Bu nedenle yine Lozan’da, Türk heyeti ile ABD heyeti arasında 6 Ağustos 1923 tarihinde ayrı bir Dostluk ve Ticaret Antlaşması imzalandı. Fakat, antlaşmanın ardından, Amerika’daki Ermeni ve Rum lobileri, “Lozan Antlaşmasına hayır!” sloganıyla güçlü bir kampanya başlattılar. Siyasetçiler de iki karşıt kampa bölündüler. Sonunda antlaşma, 18 Ocak 1927 tarihinde Amerikan Senatosu’nda reddedildi. Bu durum, Türk-Amerikan ilişkilerini daha da kötüleştirdi. Kararın iç politika çekişmelerinin bir sonucu olduğunu ve Amerikan hükümetinin görüşlerini yansıtmadığını Türk yetkililerine anlatmak üzere Amiral Bristol, Ankara’ya gönderildi. Gelişmeler karşısında Türk hükümeti soğukkanlı bir tutum izledi. Fakat Mustafa Kemal, “Kültürlü ve uygar bir ülkede, bağnaz bir azınlığın nasıl olup da aydın çoğunluğa istediğini empoze edebildiğini” anlayamadığını söyleyerek, Amiral Bristol’e rahatsızlığını iletti. Bu olayın ardından iki hükümet temsilcileri arasında yeniden görüşmelere başlandı ve 17 Şubat 1927 günü bir “modus vivendi” (geçici anlaşma) imzalandı. Böylece, on yıllık aradan sonra Türkiye ile ABD arasındaki diplomatik ilişkiler yeniden tesis edildi.