Mustafa Kemal “Şapka Devrimi”ni ilan etti

27/08/1925

Türk toplumunun dış görünümü, kılığı ve giyimi, Mustafa Kemal’in başından beri üzerine eğildiği konulardan biriydi. 1923 yılında yaptığı bazı konuşmalarda çağdaş giysiler giymenin zamanının geldiğini vurgulayan Mustafa Kemal, 1925 yılının Ağustos ayında, kılık-kıyafet inkılabını başlatmak üzere, yaverleri Fuat (Bolca) ve Nuri (Conker) Beylerle birlikte Kastamonu’ya gitti. Şehre vardığı 23 Ağustos 1925 günü Kız Lisesi’nde yenilen öğle yemeğinin sohbet konusu medeniyet, ilerleme ve şapka idi. Kendisi de bu şehre, amacını önceden belli eder şekilde, geniş kenarlı beyaz bir şapkayla gelmişti. Mustafa Kemal, Kastamonu’dan sonra 25 Ağustos’ta İnebolu’ya geçti ve 27 Ağustos’ta Türk Ocağı’na gelerek burada ünlü şapka nutkunu söyledi: Şunu açık söylemek isterim! Bu serpuşun (başlığın) ismine şapka denir. Redingot gibi, bonjur gibi, smokin gibi, frak gibi, işte şapkamız! İnebolu’dan sonra yeniden Kastamonu’ya dönen Mustafa Kemal, 1 Eylül günü Ankara’ya doğru yola çıktı ve Ankara’da, ellerinde şapkalarıyla büyük bir kalabalık tarafından karşılandı. Bunun arkasından şapka giyilmesine ilişkin kanunun hazırlıklarına başlanarak, Türk inkılapları dizisinin önemli bir parçası olan ve erkeklerin başlık olarak sadece şapka takmasına izin veren “Şapka Kanunu” 25 Kasım 1925 tarihinde kabul edildi. Diğer yandan yasa, şapkanın bir “gâvur” giysisi olduğu ve bu nedenle kullanılmasının da günah olduğu yönünde tepkilere de yol açtı. Erzurum, Kayseri, Sivas, Rize ve Maraş başta olmak üzere çeşitli Anadolu illerinde şapka karşıtı gösteriler düzenlendiyse de, bu olaylar hükümet güçleri tarafından bastırıldı.