Gazi Orman Çiftliği’nin kuruluşuna başlandı

05/05/1925

Mustafa Kemal’in giriştiği inkılap hareketinin bir bölümü de tarımla ilgiliydi. Ziraatı ülke ekonomisinin temel dayanağı sayan Mustafa Kemal, Türkiye’nin efendisi olarak gördüğü çiftçilerin herkesten daha çok refah, mutluluk ve varlığı hak ettiğini düşünüyordu: Efendiler, ulusumuz çiftçidir. Ulusun çiftçilik alanındaki çalışmalarını çağdaş iktisadi önlemlerle en verimli hale getirmeliyiz. Köylünün çalışmalarının verimli ve sonuçlarını onun çıkarları açısından en yüksek düzeye çıkarmak, iktisadi siyasetimizin temel ilkesidir. Mustafa Kemal’in Türk çiftçisini yeniliklerle tanıştırmak için düşündüğü yöntem, Ankara yakınlarında bir deneme çiftliği kurmaktı. Memleketi çağdaş ziraatla tanıştırmak için örnek teşkil edecek olan bu çiftlik verimli, modern, uygulamalı bir tarım merkezi olacaktı. Gazi’nin çiftlik için seçtiği yer Ankara’nın batısında, çıplak, ağaçsız ve bir bölümü bataklıklarla kaplı, 52.000 dekarlık bir araziydi. Birçok kişi buranın ziraat yapmaya elverişli olmadığını düşünse de, çiftliği kurma çalışmalarına 5 Mayıs 1925 günü iki büyük çadır ve iki traktörle başlandı. Yıllar içinde giderek gelişen çiftlikte uygulanan ziraat sistemi, Orta Anadolu çiftçisi için rehber oldu. Ziraat okullarında okuyan gençler, stajlarını burada yaptılar. Ağaçlandırılarak yeşil bir örtüye kavuşan Gazi Orman Çiftliği, aynı zamanda Ankaralılar için sevilen bir piknik yeri oldu. Çiftlikten elde edilen süt, peynir, yoğurt, tereyağı, yumurta, bal ve üzüm satışa sunularak, halka ucuz ve temiz gıda sağlandı. 1937 yılında Atatürk tarafından Hazine’ye bağışlanan çiftlik, onun ölümünden sonra Atatürk Orman Çiftliği adını aldı.