“Bazı Kisvelerin Giyilemeyeceğine Dair Kanun”

18/02/1935

Cumhuriyet’in kılık-kıyafet inkılabı aşamalar halinde gerçekleşti. İlk aşama, 1925 yılında gerçekleşen “Şapka Devrimi” idi. Sonraki yıllarda kadınların peçe takmasını yasaklayan bazı yerel düzenlemeler yapıldı. 1934 sonunda çıkarılan “Bazı Kisvelerin Giyilemeyeceğine Dair Kanun” ise, kamusal alanda kılık-kıyafet kullanımına ilişkin kapsamlı düzenlemeler getiriyordu. 18 Şubat 1935 günü Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren kanun, özetle şu hükümleri içeriyordu: Madde 1 – Hangi din ve mezhebe mensup olurlarsa olsunlar din adamlarının, mabet ve ayinler haricinde ruhani giysi giymeleri yasaktır. Madde 2 – Türkiye’de kanuna uygun şekilde kurulmuş olan topluluk, kulüp, dernek ve okullar özel kıyafet ve işaret taşımak istedikleri zaman, yalnız tüzük ve talimatname ile belirlenmiş tiplere uygun kıyafetler taşıyacaklardır. Madde 3 – Türkiye’de bulunan Türklerin ve yabancıların, yabancı memleketlerin siyaset, askerlik ve milis teşekkülleri ile ilişkili kıyafet ve işaretlerini taşımaları yasaktır. Madde 4 – Yabancı kuruluş mensuplarının kendi kıyafet ve işaretleri ile Türkiye’yi ziyaret etmeleri, hükümet tarafından tayin edilecek mercilerin iznine bağlıdır. Madde 5 – Türkiye Devleti nezdinde memur bulunanların kıyafetleri uluslararası alanda geçerli adetlere tâbidir. Özel izinle gelen yabancı memleketlerin kara, deniz ve hava kuvvetlerine mensup kişilerin resmi üniformalarını nerelerde ve ne zaman taşıyabilecekleri hükümet kararıyla belirlenir.